Önce bazı yapımcı ve yönetmenlerin basına ve sosyal medyaya da yansıyan şu bildirisini okuyalım.
“Türkiye sinema sektörüne emek veren yapımcı ve yönetmenler olarak, ülkemizde her alanda olduğu gibi, sektörümüzde de kadın çalışanlara yönelik taciz ve istismar olayları yaşandığını biliyoruz ve setlerimizde bu olayların son bulması için elimizden geleni yapıyoruz.
Yasak Elma adlı televizyon dizisinin başrol oyuncusu Talat Bulut’un, sette bir kostüm asistanını taciz ettiğini, kostüm asistanı genç kadının süreci yargıya yansıtma kararıyla birlikte öğrendik. Bizler, Türkiye toplumunda taciz ve istismar vakalarını ifşa etmenin kadınlar için ne kadar zor olduğunu biliyoruz, kadının beyanı esastır ilkesine inanıyoruz.
Yargıya taşınmakta olan bu taciz vakasında, kostüm asistanı arkadaşımızın yanında olduğumuzu, bundan sonra filmlerimizde adı tacize karışmış isimlere yer vermeyeceğimizi kamuoyu önünde açıklıyoruz.
Sektörümüzde kadına yönelik şiddet, taciz ve istismarın takipçisiyiz, kamera önündeki ve arkasındaki bütün kadın arkadaşlarımızın yanındayız” ifadeleri yer aldı. (Altında da pek çok yönetmen ve yapımcının adı yer alıyor.)
Yukarıdaki ifadeleri Instagramda bizim sitenin reklamlarını seslendiren sanatçının Instagram paylaşımından öğrendim ve açıklamayı başka mecralardan da teyit ettim. Üzüldüm bu paylaşıma. Talat Bulut veya bir başkası. Konumuz isimler değil. Yapmıştır, yapmamıştır bilemeyiz. Olay anında orada değildik. Yargıya taşınmış bir olay. Belki hüküm giyer belki aklanır. Benim karşı olduğum "kadının beyanı esastır" cümlesi ve benzer vakalar için bunu ilke olarak benimsemek.
O paylaşıma şu yorumu yazdım ve aynen de böyle düşünüyorum.
Bu şekilde bir duyuru altında imzası olanlar açısından da, paylaşanlar açısından da suçtur. "Kadının beyanı esastır ilkesine inanıyoruz" şeklinde bir ilke olamaz. Doğal hukuktan ve evrensel insan haklarından doğan (erkek kadın farketmez) masumiyet ilkesi esastır. Masumiyet ilkesi "aksi ispatlanana kadar herkes masumdur" der. Kaldı ki burada yargıya taşınmış bir süreç mevcuttur. Yargı süreci devam eden bir olayda bu şekilde kamuoyuna duyuru yapıp kişiyi ifşa etmek ve "kadının beyanı esastır" demek kişilerin "temiz kalma" gibi en doğal haklarina da büyük tecavüzdür. Hukuk bir gün herkese, bu yazının altında ismi olanlara da lazım olacaktır. Hiç kimse "beyan esastır" şeklinde bir ilke icad edilerek suçlanamaz ve kamuoyuna suçluymuş gibi duyrulamaz. Bu gerekçelerle o yazıyı tamamen duygusallık ve öfke ile onaylayan insanları bunun üzerinde düşünmeye davet ediyorum.
İş Dünyası 18.10.2018 3060
Ahmet Hakan köşe yazısında diyor ki; “Kitap yazan sayısı kitap okuyan sayısını geçti” diye bir istatistik açıklansa... Hiç yadırgamayacağım. Bunu duyunca birkaç yıl önce bir yayıncı dostumla aramda geçen diyalog aklıma geldi. Bu yayınevinin web sitesini ben yapmıştım. Ana sayfaya şöyle bir ifade içeren banner yapmamı istedi. "Kitabınızı getirin biz basalım." Nasıl yani dedim. Bu kadar kolay mı o adı sanı bilinen yılların yayınevinde yazar olmak.
E-ticaret 15.06.2018 2704
Yıl 1995. Yer Edirnekapı öğrenci yurdu. Süleyman ve Alirıza. Kahramanlarımız yurt yakınında bir garajda çalışmalarını sürdürürler ve bir İnternet arama motoru yaparlar. Sıra bu motoru daha da geliştirmek için yatırım almaya gelmiştir. İşte hikayemiz burada başlar.
Seyahat 12.05.2021 2828
En güzel resimleriyle Emirgan Korusu tanıtım yazısı. Emirgan Korusu'nda neler var? Emirgan Lale Bahçeleri, Emirgan Köşkleri, Şelaleli Havuz, Emirgan'da fotoğraf çekimi yapılabilecek yerler neresi bu yazımızda.