Annemlerin Altınoluk’ta yaşıyor olması benim için büyük şans. Çanakkale - Balıkesir hattında o kadar çok gezilip görülecek yer var ki. Bunları bloğumda size tanıtmaya çalışacağım. Bir Başkadır adını verdiğim bu seride ülkemizin birbirinden güzel yerlerini az laf çok fotoğraf formatıyla fotoblog adını verdiğim stilde yayınlıyorum. Umarım beğenirsiniz.
Hasan Boğuldu Edremit’ten Altınoluk yönüne giderken Edremit’e çok yakın olan Zeytinli köyünden geçilerek gidilen doğa harikası bir yer. Zeytinli köyünün içinden geçilerek gidiliyor. Köyden 4 km. mesafede Kaz Dağları’na doğru yükselerek giden bir yoldan gidiyorsunuz. İki yanı yemyeşil güzel bir yolu var. Arabanızın camlarını açın ve mis gibi kaz dağlarının bol oksijenini içinize çeke çeke yola devam edin. Zeytinli köyünde, her yerde bulunan malum indirim marketlerden bolca var. Odun ateşinde pişen güzel ekmekler yapan yerel fırınları, et almanız için kasapları da bulunuyor. Piknik veya mangal yapacaksanız her tür ihtiyacınızı Zeytinli köyünden alabilirsiniz. Bir şey unuttuysanız da Hasan Boğuldu´dan aracınızla 5 dakikada tekrar dönüp alabilirsiniz. Benim dönüp mangal kömürü almam gerektiği gibi.
Hasan Boğuldu´ya geldiğinizde sizi bu kapı karşılıyor. Otomobil girişi 2022 fiyatlarıyla 36 TL idi. Sadece otomobile para ödüyorsunuz içinde kaç kişi olduğu önemli değil.
Girişte büyük bir otopark bulunuyor. Bunun biraz ilerisinde daha küçük olan ikinci otoparkı var. Bu ikinci otoparkta yer varsa orayı tercih edin çünkü mekana daha yakın. Büyük otoparkta tuvaletler bulunuyor. Tuvalet ücretli ve oldukça temiz.
Girişte sol tarafta bir cafe var. Buradan girip merdivenleri inince sizi bu şelale karşılıyor. Fotoğraf çektirmek için güzel bir arka fon. Cafeden girişte alt kısımda kaldığından dışarıdan ilk bakışta görünmüyor. Burayı bilmeyenler pas geçebilir. Siz bu yazıyı okuduğunuza göre artık biliyorsunuz ve görmeden geçmeyin derim.
Hasan Boğuldu gezi ve piknik alanına girmeden önce solunuzda büyük bir cafe & restaurant var. Burada yemek yiyebilir veya bir şeyler içebilirsiniz. Her yerde mangal yapamıyorsunuz. İki yerde mangal için ayrılmış bölümler var. Birincisi burada. Diğeri ise 100 metre kadar ileride su kenarında. Mangal hazır verilmiyor. Kömürünüzü, etinizi ve diğer malzemeleri siz getirmelisiniz.
Restaurant’ın karşısında küçük küçük dizilmiş ahşap barakalarda köylü tezgahları var. Buradan yöreye ait zeytin, sabun, kekik, kara dut ve kaz dağlarında yetişen şifalı otlar gibi pek çok şeyi alabilirsiniz.
İşte Hasan Boğuldu’ya girdik. Bundan sonra sizi Kaz Dağlarından gelen buz gibi soğuk sular ve yeşilin her tonu karşılıyor. Mayonuzu yanınıza aldıysanız ve eğer dişlerinizi takırdatacak kadar soğuk suya dayanabileceğinizi düşünüyorsanız yer yer minik göletler oluşturan bu cennet yerde Kaz Dağlarının serin sularına girebilirsiniz. Ben hiç kaçırır mıyım? Karpuz çatlatan dediğimiz türden soğuk bir suyu var ama kendinizi süper zinde hissediyorsunuz. Sağlık sorunu olanların dememesi lazım çünkü Hipotermi´ye sebep olabilir. Hipotermi, bu kadar soğuk suya girdiğinizde vücut ısısının aniden düşmesi nedeniyle bilinç kaybı ve hatta ölüme sebep olabilen ciddi bir risktir. Aman dikkat.
Kur´an-ı Kerim, cenneti tarif ederken Ağaçları Altından Irmaklar Akan diyor ya, benim gözümde böyle bir yer canlanıyor. Siz ne dersiniz? İşte bu Kaz Dağlarından gelen billur gibi serin suların üzerindeki masalarda oturup çayınızı kahvenizi yudumlayabilir, piknik yapabilirsiniz.
Böyle bir ağacın gölgesinde ayaklarını suya sokup oturmayı kim istemez. Hele o sıcak yaz günlerinde kendinizi buraya attınız mı geri dönmek istemiyorsunuz. Hep deniz, hep şezlong nereye kadar değil mi? Burayı görmek bu deneyimi yaşamak lazım.
Şu güzelliğe bakar mısınız? Doğa ne kadar cömert ve bize ne güzellikler sunuyor değil mi? İnsanoğlu ise büyük bir aç gözlülükle doğayı katlediyor. Bu güzelliklere nasıl kıyılır? Böyle bir yer gördü mü ellerini ovuşturup Buraya bir otel dikmeli, hem paranın hem milletin *mina koymalı diyen görgüsüz mütayitler ve bundan nemalanan pislik siyasetçiler oldukça işte bu güzellikleri birer birer kaybediyoruz. Bunları kaybetmemek için mücadele edecek olanlar yine bizleriz. Gençlerimize çocuklarımıza çevre bilinci aşılayarak bunu yapabiliriz. Yoksa bu güzelim ülke gelecekte çorak bir yere dönecek. Çocuklarımız 3-5 şerefsiz yüzünden bu güzelliklere hasret kalacak.
Biraz ilerlediğinizde böyle bir ahşap asma köprüden geçeceksiniz. Köprü boyunca ve köprünün sonunda güzel minik şelaleler ve buradan akan suların oluşturduğu minik göletler göreceksiniz. Köprünün sonunda geniş bir alan var ve burada sevdiklerinizle muhteşem manzara fonunda güzel fotoğraflar çektirebilirsiniz.
Gelelim Hasan Boğuldu’nun Hikayesine.
Buraya gelirken Zeytinli Köyü´nden geçiyordunuz ya. İşte Hasan o köyde yaşıyormuş. Haftada bir kurulan pazar yerinde yetiştirdikleri sebzeleri satarmış. Aynı pazarda yukarıdaki obadan gelen Emine adlı çok güzel bir kız da et-süt-peynir gibi hayvansal ürünleri satarmış. Yakışıklı ova delikanlısı Hasan ile güzel oba güzeli Emine bu pazarda karşılaşmış ve birbirine aşık olmuş. Ancak Emine’nin akrabaları evlenmelerine karşı çıkmış.
- "Hiç ovalı bir erkekle obalı bir kız olur mu? O bizim çetin yaşantımıza ayak uyduramaz" demişler.
Ama Emine vaz geçmeyince o zaman Hasan´ı bir sınava tabi tutmaya karar vermişler. Eğer Hasan ortalama 60 kilo kadar gelen bir çuval tuzu omzunda taşıyarak Zeytinli´den kilometrelerce yukarıdaki obaya taşıyabilirse bu evliliğe razı olacaklarını belirtmişler. Zor oba koşullarına alışkın kadınlar bile bu ağırlıktaki bir çuvalı taşıyabilirmiş.
Hasan tuz çuvalını yüklenmiş ve köyden obaya doğru yola çıkmış. Zorlana zorlana yolu yarıladığı sırada şiddetli yağmur başlamış. Yağmur suyunu çeken tuzlar daha da ağırlaşmış. O yıllarda köyden obaya gidebilmek için işte bu gördüğünüz köprüler yokmuş. Sular da bu kadar az değilmiş tabi. Yer yer derinleşen sulardan geçmek gerekiyormuş. Hasan´ın böyle tehlikeli bir yerde takati kesilmiş ve derin bir yerde suya düşüp boğulmuş. Rivayete göre Emine´ de kendini bir ağaca asarak intihar etmiş.
İşte böyle acıklı bir hikayesi var bu yerin. İnsanlar da Hasan´ın boğulduğu bu yere gidip piknik ve eğlence yeri yapalım demişler diyeceğim ama olmayacak. Töööbe tööbee.
Neyse güzel okurlarım Hasan Boğuldu nasıl bir yer? diye soracak olursanız işte böyle bir yer. Ömrüm oldukça, Allah sağlık verdikçe ülkemizin güzel yerlerini tanıtmaya devam edeceğim.
Sevgiyle kalın. Yaşam sevinciniz bol olsun.
Selamlarımla.
E-ticaret 30.01.2020 7317
Web sitenize ücretsiz trafik sağlamanın en önemli yollarından birisi Google Organik Aramalar. Google organik aramalarda üst sıralarda çıkmak için orijinal içeriğe önem veriyor mu? Deneyimiz bununla ilgili.
Her Telden 24:02:2023 294
Bu röportajım bir insanla değil bir yapay zeka ile oldu. Ben sordum o cevapladı. Daha çok ona kendisini sordum. Bu bir anlamda kendisiyle de ilk tanışmam oldu. Yapay zeka dost mu düşman mı? Bugünün dostu geleceğin ölümcül düşmanına dönüşebilir mi? Yapay Zeka insanlığın sonunu getirebilecek bir tehdite dönüşebilir mi? İşte bunları kendisine sordum.
İş Dünyası 04.05.2012 5991
Piyasalar teker teker büyüklerin eline geçiyor ve küçükler ya onlara satılmak veya kapanmak zorunda bırakılıyor. Büyük işletmeler, tüm piyasaları ele geçirip mutlu sona ulaşacaklarını sanıyorlarsa yanılıyorlar. Yakında büyük hiper marketlerin yağmalandığını görebiliriz. Birilerinin sefahat, diğerlerinin sefalet içinde yaşadığı hiçbir sistem kendini müdafaa ve hayatiyetini muhafaza edemez.