Benimki gibi Superman ve Batman hayranı, uçmaya bayılan bir erkek çocuğunuz varsa kesinlikle gitmelisiniz. İstanbullular için Yeşilköy´deki Hava Müzesi´nde hem çok iyi vakit geçirecek hem de öğretici bir gezi yapmış olacaksınız.
Müzeye ulaşım çok kolay. E5´ten Havalimanı İstikametine dönüp Florya yönüne doğru ilerleyince karşınıza gelecek. Sahil yolu florya istikametinden de gelebilirsiniz. Pazartesi ve Salı günleri kapalı. Diğer günler saat 17 ye kadar açık. Ortalama 3-4 saatte gezebilirsiniz. Müze girişi için 4´er TL ödedik. Fotoğraf çekmek istiyorsanız ayrıca 8 TL lik bilet daha almanız gerekiyor. Müzenin ücretsiz otoparkı mevcut.
Biz güzel ve güneşli bir sonhabar pazarında gittik ve çok eğlendik. Bahçesinde onlarca uçak ve helikopter var. Uçakların bazısı bazı günlerde açılıyor ve çocuklar içine binebiliyormuş ama bizim gittiğimizde hepsi kapalıydı. Ama üzülmesinler, içerideki kapalı kısımda binebilecekleri uçaklar da var.
Müzenin bahçesindeki uçak ve helikopterlerin hepsinin tek tek bilgileri önlerindeki panolarda yazıyor. Hangi tarihte yapıldıkları, ne zamana kadar kullanıldıkları, hızları, mesafesi, silah durumu gibi bilgilere ulaşılabiliyor. Bahçede sadece uçaklar ve helikopterler yok. Yerden havaya füzeler atan büyük roket atarlar, havadan havaya uçak roketleri, gerçek uçak bombaları, bunların taşıyıcıları ve radarları da görmek mümkün.
Bahçedeki tüm uçak ve helikopterleri gezip bol bol resim çektikten sonra müzenin kapalı kısmına geçiyoruz. İlk olarak mini sinema salonu bizi karşılıyor. Burada Türk Havacılık tarihiyle ilgili çeşitli filmler gösteriliyor. Sonra Türk havacılığının ilk pilotları ve ilk uçaklarımızın resimleri ile hikayelerinin anlatıldığı fotoğraf ve metin bölümleri var. İlk hava şehitlerimizi de burada görüyoruz.
İlk günlerinden bugüne kadar havacı giysileri, uçak parçaları, silahları, aksesuarları çok ilgi çekici. Kıbrıs Barış Harekatında şehit olan Yzb. Cengiz Topel´in giysisi gözlerimizin dolmasına sebep oluyor. Çeşitli pilotlarımızın müzeye hediye edilen kılıçları, tabancaları, uçaklarda kullanılan makineliler hep bu alanda. Bir uçağın içindekileri görebilmek için içine binilebilen gerçek uçaklar da burada sergileniyor.
Müzenin kapalı bölümünün içinde hediyelik satış reyonu var. Çeşitli maket uçakları, kol düğmelerini, yaka iğnelerini, rozetleri buradan almak mümkün. Gezmekten yorulduğunuzda kafeterya bölümünden çay, kahve, kola vb içecekler alıp, tost veya bisküviler eşliğinde açık veya kapalı bölümde oturarak dinlenmeniz mümkün. Kafede fiyatlar dikkat çekecek kadar ucuz.
Müzeye gitmeden önce ön bilgileri http://www.hho.edu.tr/muze/muze.htm web adresinden görebilirsiniz.
Hava Müzesi ile aynı güne Florya´daki İstanbul Büyük Şehir Belediyesi´nin Sosyal Tesisleri gezisini de ekleyebilirsiniz. Deniz kıyısında göz alabildiğine uzanan yemyeşil parklar, parkın içinde cafe, restaurant, düğün salonu, çocuk parkları, karting pisti, lunapark ve minik havuzda yüzen kuğu ve ördekleri ile çok güzel bir yer. İBB Florya Sosyal Tesislerini de ayrı bir yazı ile anlatacağım.
Güzel bir haftasonu dilerim.
E-ticaret 09.03.2021 4138
Uzun yıllardır resimlerimi düzenlemek (edit) fazlalıklarını kırpmak (crop) web sitelerim için arka planı beyazlaştırıp resmi kare içine almak (canvas) ve çözünürlüğünü ayarlayarak kaydetmek (resulation and save) gibi işler için vazgeçemediğim program IrfanView resim görüntüleme ve düzenleme programıdır. Irfan Skiljan Bosna'lı bir yazılımcı kardeşimiz ve program da adını yazılımcısından alıyor. İrfan Avusturya Viyana'da okumuş ve Bosna'da yazılım işleri yapıyor. Ben de yıllardır kullandığım bu programı sizlere tanıtarak hem Irfan'a destek olmak hem de sizin resimlerle ilgili pek çok işinizi süper kolaylaştıracak bu programın nasıl kullanıldığını göstermek istiyorum.
Her Telden 30.08.2020 1610
Bu güzelin adı Karam. Dikkat ettiyseniz Karam'ın sağ ön ayağı yok. Karam daha minicikken yağmurlu bir günde kendine sığınacak bir yer arıyor. Bir arabanın altını gözüne kestiriyor. Tamam yağmurdan kurtuldu ama altından sular akmaya devam ediyor. Bir iki sıçramayla girebileceği loş ve kuru bir yer buluyor. Ne bilsin bunun dört ayağını da kullanarak yaptığı son sıçrayış olacağını.
Her Telden 20.07.2011 4867
Cenaze yıkamak hepimizin her zaman yaptığı bir iş değildir. Ben hayatımda ilk defa yaptım. İnsan bir ölüye bu kadar yakın olunca her zaman yaşamayacağı duygular ve her zaman aklına gelmeyen düşünceler geliyor. Yaşarken ölüye ve ölüme bu kadar yakın olunan ve yaşamı tekrar sorgulamaya sebep olan bir süreç bu